Arılar, ballar ve güzel çiçekler..Nasıl oldu da bu zamana kadar yazamadım? Sanırım yazmayı bu kadar geciktirdiğim için ilk önce o etkinlikleri yapan annelerden özür dilemeliyim ...
Evet aile katılımında Özge Hanım bizlere arılar, petekler yaptırıp, bir de balın tadına baktırınca şeker tadında bir etkinlik gerçekleşmiş oldu...Melahat Hanım'da hazırladığı renk renk çiçeklerle sınıfımızı çiçek bahçesine döndürdü.Gerçi o çiçekleri yapmak biraz zordu ama Melahat Hanım onun üstesinden de geldi:)
Ayrıca Melahat Hanım'ın getirdiği lezzetli kurabiyeleri ve küçük not tutacaklarını; Özge Hanım'ın da arılarla ilgili okuduğu hikayeyi unutmamak lazım...Velilerin özenle hazırlanmaları işlerini ciddiye almaları cidden taktire şayan..Umarım ikinci dönemde aynı düzen ve özenle gider bu çalışmalar:)
31 Ocak 2012 Salı
28 Ocak 2012 Cumartesi
Arnavutköy Çiftlik Balık...
Küçük, sıcak, doğal bizbize bir mekan...Daha önce kız kıza balık yediğimiz sonra da dostlarla sohbetin belini kırdığımız e hadi bir de kahvaltı yapalım dediğimiz bir yer burası...Biz balıklarından çok memnun kalmıştık, kahvaltısı da açık büfe değildi ama doyurucuydu. Peynir çeşidinin bol olduğu bir tabak; reçel,tereyağı ve yeşilliklerden oluşan serpmeler... Bahçesinde çeşitli hayvanların da olduğu güzel,ama dostlarla gidildiğinde daha da güzel olan bir restoran burası...Hani bir hafta sonu nereye gidelim derseniz, Arnavutköy Çiftlik Balık'ı tavsiye edebilirim, tabi sevdiklerinizle birlikte;)
Şekerciiii...
Ne kadar güzeller değiil mi?Ben hepsine bayıldım...Aslında hepsi ustasının elinde incelikle işlenmiş bir eser...O kadar zevk alıyorum ki onların resmini çekmekten,onları izlemekten, kimbilir ilerde belki benim de böyle şekerlerin, masalların ve çocukluğun gizli olduğu bir yerim olur,kimbilir;)
Peki ben bu güzellikleri nerde mi buldum, dostlarla birlikte yapılmış güzel bir kahvaltıdan sonra, hadi bir de kahve içelim de hatrı kalmasın dediğimiz İstinye Park'ta.. İşte ne olduysa orda oldu, Şekerci Cafer Erol'u görmemle fotoğraflar için izin almam bir oldu.Badem ezmeleri,şekerler,çikolatalarrr...Bu kadar güzel sunulmak çocuklardan çok büyükleri cezbetmek zorunda mısınız?
Peki ben bu güzellikleri nerde mi buldum, dostlarla birlikte yapılmış güzel bir kahvaltıdan sonra, hadi bir de kahve içelim de hatrı kalmasın dediğimiz İstinye Park'ta.. İşte ne olduysa orda oldu, Şekerci Cafer Erol'u görmemle fotoğraflar için izin almam bir oldu.Badem ezmeleri,şekerler,çikolatalarrr...Bu kadar güzel sunulmak çocuklardan çok büyükleri cezbetmek zorunda mısınız?
Renk Renk Kurabiyeler...
Hahayy,sonunda ben de o renk renk şeker hamurlu kurabiyeleri yapmayı öğrendim..İtiraf edeyim görüntüleri ya da onları yapmaları tatlarından daha güzel:)Hamarat Emel macarondu sabundu derken sıra da ne var diye düşünürken aklına o renkli kurabiyeleri yapmak geldi:)Hiç vakit kaybetmeden bir dostuyla beraber Çikolata Fabrikası'nın yolunu tuttu.Keyifli ve samimi bir ortam nezih bir mekan.Ben sevdim doğrusu,bir daha gidilir mi gidilir tabi:)Sıra da neler var acaba,ev yapımı çikolata mı cupcake mi yoksa butik pasta mı? O kadar uzun boylu değil tabi:)Aslında asıl marifet bunları hayata geçirebilmekte;)
1 Ocak 2012 Pazar
ve 2012...
Hoşgeldin sen hoşgeldin, hoşgeldin sefa geldin;) İşte yine, yeni, yeniden koskoca bir 365 gün...Dolu dolu yaşanası, mutluluklarla ve sevinçlerle geçmesini tabi en başta sağlık, barış ve huzurun olmasını dilediğim hatta beklediğim yepyeni bir yıl:)İlk önce okulda bir kutlama yaptık çocuklarla, sonra da koskocoman ailemle evde:)
Okulu sorarsanız, o gün küçük hanımefendiler ve küçük beyler çok şıktılar, e nasıl olmasınlar; biz nasıl yaşımızı küçültmeye çalışıyorsak onlar da yeni bir yılla bir yaş daha büyümenin mutluluğunu yaşıyorlar. Pastalar yediler, balonlarla dans ettiler, birbirlerine hediye verdiler...
Okulu sorarsanız, o gün küçük hanımefendiler ve küçük beyler çok şıktılar, e nasıl olmasınlar; biz nasıl yaşımızı küçültmeye çalışıyorsak onlar da yeni bir yılla bir yaş daha büyümenin mutluluğunu yaşıyorlar. Pastalar yediler, balonlarla dans ettiler, birbirlerine hediye verdiler...
Keşfetmek...
Bizim için çok kolay gelen bazı şeyler çocuklar için bazen çok karmakarışık olabiliyor. Herkesin parmak izi farklıdır diyorsunuz bir arkadaşının parmağına bakıyor bir de kendininkine... Tabi ki fark göremiyor..Hemen somutlaştırıyoruz durumu, ilk önce parmaklar pudraya sonra banta bastırılarak parmak izleri çıkarılıyor. Sonra büyüteçlerle tek tek inceleniyor ki cidden hepsi birbirinden farklı:) Şaşırıyorlar, "Aaa" seslerini duyuyoruz, Onlar şaşırıp heycanlandıkça Nergis Hanım' la bizde mutlu oluyoruz:) Aile katılımı gününde bu hafta bizi ziyaret eden Nergis Hanım, bize deneylerle dolu farklı bir gün yaşattı.
Bazen çocuklara sorarsınız büyüyünce ne olmak istersin diye, "bilim adamı" der bazıları; neden dersiniz "icad yapıcam da ondan" der :)Ne güzel birşeydir birşeyler bulmak, birşeyler keşfetmek, icadlar yapmak, nasıl bir haz yaşatır o insana kimbilir :)
İşte bu düşünceyle yola çıkan Nergis Hanım, üfleyerek balon şişirmenin dışında , oluşturulan gazla nasıl balonun şişirileceğini gösterip, çocuklara yeni birşeyler keşfetmenin hazzını tattırttı.
Bazen çocuklara sorarsınız büyüyünce ne olmak istersin diye, "bilim adamı" der bazıları; neden dersiniz "icad yapıcam da ondan" der :)Ne güzel birşeydir birşeyler bulmak, birşeyler keşfetmek, icadlar yapmak, nasıl bir haz yaşatır o insana kimbilir :)
İşte bu düşünceyle yola çıkan Nergis Hanım, üfleyerek balon şişirmenin dışında , oluşturulan gazla nasıl balonun şişirileceğini gösterip, çocuklara yeni birşeyler keşfetmenin hazzını tattırttı.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)